26 Temmuz 2015 Pazar

Selahattin Dedesinden Mavi'ye İlk Sözler

İlk torunumuz olan Duru'ya da yazmıştım. Fakat ne yazdığımı tam olarak hatırlamıyorum. İkinci torunumuz olan Mavi'ye de birkaç cümle yazmak istiyorum. Eminim bunu da tam olarak hatırlayamayacağım. Böyle düşünüyorum.

Geniş aile olmanın iyi olduğunu sonradan öğrendim. Dönemine, yıllarına göre, zamanla bu düşünce değişebiliyormuş.

"Mavi" güzel ve farklı bir isim. Umarım kendisi de özel bir evlat olur.

Okumayı öğrenince bu ilk yazılan yazıları merak eder mi, ona ilginç gelir mi bilmem!

Sözün özü ve kısası... Torunumuzu seviyorum. Onun çevresine örnek, yararlı, dürüst, çalışkan insan olmasını diliyorum ve bekliyorum. Öyle de umuyorum.

Bakışlarından iyi bir insan olacağını çıkarıyorum.

İlk aklıma gelenleri, bu sıcak temmuz ayında, evin salonunda bir sehpanın üzerinde yazıyorum.

Ablan Duru gibi seni de seviyorum. Sağlıkla büyümeni diliyorum. Gözlerinden öpüyorum.


Deden Selâhattin BAŞIBÜYÜK
26.07.2015
Pazar
Saat: 14:35




25 Temmuz 2015 Cumartesi

Babaanneden Mavi'ye İlk Sözler

Çok mutluyum. Rabbim bize nur topu gibi bir evlat daha nasip etti. Kızımın hastaneye yatacağını duyar duymaz kendimi terminale attım. Heyecanım had safhada. Sevgili eşimle Ankara terminalinde buluşup ver elini hastaneye...

Kızım Nazife'm çok şükür iyi. Yanında sen yatıyorsun minik kuzum. Kokladım kokladım doyamadım. Gözyaşlarımı içime akıttım. Tanrım ne güzel bebek! Sanki beni tanıyormuşsun gibi baktın yavrum, babaannelik içgüdüleri işte. Canımsın kanımsın öyle seviyorum ki sizleri anlatmam mümkün değil.

Ablana bir kardeş, sana da bir abla gerekti. Bunun için annene çok teşekkür ediyorum. Zor oldu biliyorum. Keşke yanınızda olabilseydim, benimde bir nebze faydam olsaydı. Mavi'm canım kızı, aşkım benim, kalbime düşen kıvılcım. Sana içimdekileri anlatsam şu an sayfalara sığmaz bir tanem.

Sabriye Uçar


Osman Dedesinden Mavi'ye İlk Sözler

Artık arabanın arkası dengeyi buldu. Dörtledin kardeşim. Sen de arkayı dörtledin. Duru dengeyi sağlıyordu ama araban yolda yürürken mutlaka bir tarafı eksik basıyordu. İşte Mavi geldi, sen de arabanın arkasını dörtledin, sen de dengeni buldun arkadaş. Mavi'nin gelmesi dengeleri buldurdu, bize mutlulukların en güzelini yaşattı.

Ama onun ablası ona her zaman iyi bir örnek olacak. Ablası ona her zaman güzel yolları gösterecek. Çünkü Duru çok akıllı çok güzel bir kız, Mavi. Sen de bunu unutma.

Ben sana Mavi, ailene mutluluklar diliyorum. Sen de ablan gibi örnek ve güzel bir kız, iyi bir evlat, iyi bir torun olarak bana yattığım istirahatgahımda bana güzel şeyler söyleyeceksin. Seni öpüyorum, sana mutluluklar diliyorum güzel kızım.

Mavi'm hoş geldin.


Osman Uçar



13 Temmuz 2015 Pazartesi

Olan Biten...

Olan biten şu:

Mavi dünyaya geldi. 42. haftasının ilk günü, 5 mayıs 2015 - saat 17:10'da, suni sancının tetiklemesiyle, normal doğum yoluyla, Fatma ebe ve Onur hoca eliyle, Koru Hastanesi'nin ferah odalarında...



Nazife, müthiş kadınım. Ufacık tefecik görünen ama dağlar gibi güçlü kadınım. Nereden buluyor bu enerjiyi, bu özü? Kendimden çok ona güvenmem bundan belki de, "Nazo halleder" diyor ve bu lafa öyle çok itibar ediyorum ki.

Mavi dünyaya geldiğinde kimseye benzetemedik. Zamanla gözleri kapalıyken Nazife'ye açık ve merakla etrafına bakınırken Selahattin dedesine benzediğine hükmettim. Ne derece doğru olduğunu zaman gösterecek.

Şu an bu cümleleri yazdığım esnada kendisi karşımdaki beşiğinde yatıyor. Annesi şimdi odaya girdi. Bütün gün ve akşam koşturdu: Avukatlık mesleğini yerine getirdi, insanları bir yerden bir yere taşıdı, temizlik yaptı, yemek hazırlanmasına yardım etti, bulaşıklarla boğuştu, Duru ile ilgilendi, Mavi'yi defalarca kez emzirdi, oyaladı, sıvazladı, saatlerce ilgilendi bebeğiyle. Ben ne zaman onun gözlerinin içine baktımsa her defasında gülümsedi, güzel sözler söyledi bana.

İnsan bu temponun altından nasıl kalkabilir? Bu enerji nereden gelir? Allah'ım gücünü kuvvetini her daim yerinde kılsın.

Mavi'nin iki ayı doldu. Bu zaman zarfında günden güne gelişti, kilo aldı. Fiziki değişiklikleri rahatça gözlemlenebilirken ruh dünyasına dair ipuçları yakalayabiliyoruz. Bizi gözleriyle takip ediyor. Annesinin memesine dair duygusal bir bağ kurdu. Karnı toksa ve başkaca bir sıkıntısı yoksa gülmekten çekinmiyor. İlk defa bilinçli güldüğünü düşündüğümüz anlardan birisi, belki de ilk defa güldüğü oyuncak şuydu:




İlk günler sakin geçerken ilerleyen günlerde beslenme temposunun artmasıyla gaz sancıları şiddetlenmeye başladı. Bağırsaklarının tembel olduğunu söylemişti doktor. Kaka yapma sıklığı düşük. Bunun haricinde tıbbi bir sıkıntısı yok. Ha, bir de biraz şehlaymış! Hadi oradan diyorum o doktora! 

Şu an Mavi hanım gözleriye bizi takip ediyor, gülümsüyor, bazı sesler çıkarıyor, yakaladığında parmaklarını kuvvetlice emiyor... 

Bir de çok güzel kokuyor. Mis!!!